Page 111 - Geleceğin İnşası Eğitim 2002-2024
P. 111

sunacak şekilde tasarlanması, katılımcı, açık ve insan haklarına dayalı bir eğitim anlayışının benimsenmesi   öğrencilere  seçme,  seçilme  ve  oy  kullanma  kültürünün  kazandırılması;  katılımcı  olma,  iletişim
 olarak görülebilir. Eğitimin demokratikleşmesi; eğitime katılımın artırılması ve eğitim içerikleri ile öğretim   kurabilme, demokratik liderliği benimseyebilme ve kamuoyu oluşturabilme becerilerinin kazandırılması

 süreçlerinin  bir  bütün  olarak  demokratik  değerlere  göre  yapılandırılmasıyla  mümkün  olabilmektedir.   amaçlanmaktadır.”  şeklinde  Madde  5’te  ifade  edilmektedir  (MEB,  2004).  Bu  maddede  de  açıkça
 Bu bağlamda, eğitime katılım, her bireyin eğitim süreçlerine dahil olma hakkını ifade etmekte ve temel   görülmektedir  ki  öğrencilerde  demokrasi  kavramı  farkındalığı  ve  bilinci  geliştirilmeye  çalışılmaktadır.
 EĞİTİME KATILIM VE EĞİTİMDE FIRSAT EŞİTLİĞİ
 bir hak olarak görülmektedir. Özellikle dezavantajlı grup olarak kadınların, etnik azınlıkların, engellilerin   Bu  yönergenin  mevzuatta  yer  alması  da  eğitimin  demokratikleşmesi  için  atılmış  bir  adım  olmuştur.
 eğitime katılımının artırılması, eğitimin demokratikleşmesi için çok kritik bir adım olmaktadır. Katılımı   Yine  aynı  yönergenin  7.  maddesinde  “Seçimler,  gizli,  serbest,  eşit,  tek  dereceli  ve  genel  oy  esaslarına

 artırmanın, eğitimin her seviyesinde daha geniş kitlelerin eğitime erişimini sağlamakla mümkün olacağı   göre yapılır. Oyların sayımı, dökümü ve tutanaklara bağlanması açık olarak gerçekleştirilir.” ifadesi yer
 EĞİTİMİN DEMOKRATİKLEŞMESİ,
 söylenebilir.  almaktadır. Bu yönergeyle öğrenciler demokrasinin mihenk taşı olan seçme, seçilme ve seçime katılım
            haklarını özgür ve demokratik bir şekilde gerçekleştirebilmektedirler.
 2. Türkiye’de Eğitimin Demokratikleşme Süreci

               2005’te  yürürlüğe  giren  İlköğretim  Programının,  2002-2024  yılları  arasındaki  eğitimin
 Eğitimde  demokratikleşmenin,  Millî  Eğitim  Bakanlığı’nın  üst  politika  belgeleri  doğrultusunda,
            demokratikleşme  adımlarının  ilk  kırılma  noktası  olduğu  söylenebilir.  2005  İlköğretim  Programı  ile
 Türkiye’de  2002-2024  yılları  arasında  önemli  bir  dönüşüm  yaşadığı  söylenebilir.  2024-2002  yılları
            eğitimin,  uluslararası  normlar  dikkate  alınarak  demokrasiye  daha  duyarlı  hale  getirildiği,  davranışçı
 arası  Türkiye’nin  Avrupa  Birliği  üyelik  müzakerelerine  uyum  süreci,  katılımcı  eğitim  modellerinin
            yaklaşımdan  bilişsel  yaklaşıma  geçilerek  öğretmen  merkezli  eğitim  anlayışı  yerine  öğrenci  merkezli
 eğitim  sistemine  dâhil  edildiği,  insan  hakları  eşitlik  ve  fırsat  eşitliği  gibi  temel  demokratik  değerlerin
            eğitim anlayışına geçildiği görülmektedir (Gelen ve Beyazıt, 2007). Bu program, öğrencilerin öğrenme
 eğitim  sistemine  yansıtıldığı  bir  süreç  olarak  değerlendirilebilir  (DPT,  2003).  Türkiye’de  eğitimin
            süreçlerine daha fazla katılım göstermelerine ve eğitimin otoriter bir yapıdan uzaklaşarak demokratik
 demokratikleşmesi  özellikle  2002  sonrası  MEB  tarafından  yapılan  çalışmalar,  gerçekleştirilen  geniş
            bir yapıda gelişmesine katkı sağlamıştır (Acar, 2009).
 kapsamlı  reformlar  ve  yasal  düzenlemeler  çerçevesinde  şekillenmektedir.  Bu  süreç,  eğitimde

 demokratikleşme,  fırsat  eşitliği  ve  katılım  odaklı  politikaların  uygulanmasını  kapsamaktadır.  Bu   2002-2024 yılları arasında Millî Eğitim Bakanlığı tarafından sürdürülen eğitimin demokratikleşmesi,
 dönemde, Türkiye’nin AB’ye uyum süreci, eğitimde kalite ve eşitlik arayışları, insan hakları, demokrasi ve   eğitime  katılım  ve  fırsat  eşitliği  ile  ilgili  yenilik  ve  gelişmeler  incelendiğinde  2007  yılında  yürürlüğe
 vatandaşlık eğitimi gibi kavramların çok daha fazla ön planda olduğu görülmektedir.   giren 5880 Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu dikkat çekmektedir.  5880 Sayılı Kanun kapsamında

            yapılan  düzenlemeler  incelendiğinde,  azınlık  okullarının,  Türkiye’deki  diğer  özel  öğretim  kurumları
 2002-2024  yılları  arasında  Millî  Eğitim  Bakanlığı  tarafından  eğitimin  demokratikleşmesi,  eğitime
 108        gibi eğitimde fırsat eşitliğini sağlamayı hedeflerken, azınlık toplumlarının kültürel ve dilsel kimliklerini   109
 katılım ve fırsat eşitliği ile ilgili yenilik ve gelişmeler kronolojik olarak incelendiğinde ilk olarak 2002-2003
            koruma haklarını da güvence altına almakta olduğu görülmektedir. 5880 Sayılı Özel Öğretim Kurumları
 eğitim öğretim yılında okutulmak üzere Millî Eğitim Bakanlığı tarafından basılan 1. Sınıf Hayat Bilgisi Ders
            Kanunu,  Türkiye’deki  özel  öğretim  kurumlarının  kuruluş,  yönetim,  denetim  ve  işleyişine  ilişkin  usul
 Kitabının 2. ünitesinde “Sınıf Etkinliklerine Katılım ve Görev Paylaşımı” başlığı yer almaktadır. Bu başlık
            ve  esasları  düzenlemektedir.  Bu  yasayla  azınlık  okullarının  kendi  dillerinde  eğitim  yapabilme  hakkı,
 altında yer alan bilgilere göre ilkokul 1. sınıflarda isteyen tüm öğrenciler sınıf başkanı olmak için aday
            kanunla güvence altına alınmaktadır. Bu okullar Türkçe ve kendi azınlık dillerinde eğitim vermektedir.
 olmakta ve her öğrenci istediği adayı kapalı usul oy kullanma yöntemi ile seçmektedir. Bu konu başlığı
            Bu, Türk vatandaşlığının gereği olarak Türkçe öğrenmeyi teşvik ederken, azınlık dillerinin korunmasını
 altında demokrasi, katılım ve fırsat eşitliği kavramları uygulamalı olarak hayat bulmaktadır. Bu durum da
            ve yaşatılmasını da sağlamaktadır. Azınlık okulları, Millî Eğitim Bakanlığı tarafından denetlenmektedir ve
 göstermektedir ki öğrencilere Millî Eğitim Bakanlığı tarafından basılan kitaplar aracılığıyla henüz 1. sınıfta
            bu okullarındaki öğretmenlerin atanmasında, okul yönetiminin önerisi dikkate alınmaktadır. İlerleyen
 demokrasi kavramı yaparak ve yaşayarak öğrenme yöntemiyle edindirilmeye çalışılmaktadır.
            süreçte 20 Mart 2012’de 28239 Sayılı Resmî Gazete ’de yayımlanan Millî Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim

 Eğitim sisteminde demokrasi ile ilgili mevzuat çalışmalarının son olarak 2004 yılında çıkarılan “MEB   Kurumları  Yönetmeliği  ile  Türkiye  Cumhuriyeti  vatandaşı  olmayan  azınlıkların  da  Anayasanın  42.
 Demokrasi  Eğitimi  ve  Okul  Meclisleri  Yönergesi”  ile  sistemdeki  son  halini  aldığı  görülmektedir  (MEB,   Maddesinde ifadesi bulunan eğitim hakkı ile ilgili süreçler geliştirilmiştir.
 2004). Yönerge’de ilgili içerik “Cumhuriyetimizin demokrasi ile güçlendirilmesi; öğrencilerimizde yerleşik
 bir demokrasi kültürünün oluşturulması, hoş görü ve çoğulculuk bilincinin geliştirilmesi, kendi kültürünü
 özümsemiş,  millî  ve  manevî  değerlere  bağlı,  evrensel  değerleri  benimseyen  nesillerin  yetiştirilmesi;
   106   107   108   109   110   111   112   113   114   115   116