Page 216 - Geleceğin İnşası Eğitim 2002-2024
P. 216
Giriş öne çıkmaktadır. Nitekim ortaya çıkan toplumsal ihtiyaçlara cevap verebilmek, uluslararası rekabet
ortamında geri kalmamak için işletmelerin nitelikli personele yönelik artan talepleri mesleki eğitim
Mesleki ve teknik eğitimin katılımcı bir anlayışla yönetilmesi, nitelikli iş gücünün yetiştirilmesi,
görenlerin iş bulma olasılıklarını artırırken özellikle sektörlerin ihtiyaç duyduğu spesifik becerilere sahip
mezunların üretime katılacak şekilde yetiştirilmesi, mesleki ve teknik eğitimde uygulanan programların
mezunlar işverenler tarafından tercih edilir hâle gelmiştir.
iş gücü piyasasının ihtiyaçlarına göre hazırlanması, eğitimin sosyal ve sektörel entegrasyonunun
sağlanması, meslekî ve teknik eğitim sisteminin sürekli geliştirilmesi ve kalitesinin artırılması, öğrencilere Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2024 verilerine göre 2023 yıl sonu itibarıyla Türkiye nüfusu 85 milyon
temel becerilerin yanında üst düzey becerilerin, iş ahlakının ve girişimcilik anlayışının kazandırılması, 21. 372 bin 377 kişidir. Bunun 22 milyon 206 bin 34’ünü çocuklar (Birleşmiş Milletler tanımına göre 0-17 yaş)
yüzyılda mesleki ve teknik eğitimin öncelikli hedefleri olmuştur. Bu bölümde Türkiye’de mesleki ve teknik oluşturmaktadır. Toplam nüfus içerisinde bu grubun oranı %26. 0’dır (TÜİK, 2024).
eğitimin zaman içinde değişiminden, diğer ülkeler arasındaki konumundan, mesleki ve teknik eğitimdeki
Şekil 1’de yer alan nüfus dağılımına göre Türkiye’de çocuk nüfus oranının 2025 yılında %26.6, 2030
programlardan, mesleki ve teknik eğitimin ekonomik katkılarından, eğitim-sanayi ilişkisi ve istihdamdan,
yılında %25.6, 2040 yılında %23.3, 2060 yılında %20.4 ve 2080 yılında %19.0 olacağı öngörülmektedir.
ulusal ve uluslararası projelerden bahsedilmiştir.
Bu durum, mesleki ve teknik eğitimde genç nüfusun ihtiyaçlar doğrultusunda doğru mesleki alanlara
1. Türkiye’de Mesleki Eğitim kanalize edilmesini zaruri bir hâle getirmektedir.
MESLEKİ EĞİTİM üretmek, hizmet vermek ve karşılığında para kazanmak için yapılan, kuralları belirlenmiş iş” olarak Şekil 1. Yıllar İtibarıyla Türkiye’de Çocuk Nüfus Dağılımı
Meslek; “Belli bir eğitim ile kazanılan sistemli bilgi ve becerilere dayalı, insanlara yararlı mal
tanımlanmaktadır (TDK, 2024a). TDK’ye göre (2024b) “bir sonuç elde etmek, herhangi bir şey ortaya
koymak için güç harcayarak yapılan etkinlik, çalışma” anlamına gelen iş kavramının eğitimsel bir anlayış
olarak değerlendirilmesiyle meslek edinmenin eğitimle sağlanacağı görüşü ortaya çıkmıştır (Bolat, 2016).
Zaman içerisinde değişime uğrayan mesleki eğitim anlayışı ilk önce aile içindeki bir eğitim anlayışı
olarak başlamış, daha sonra uzmanlaşmış bir yapıya bürünerek yerini çıraklık sistemine bırakmıştır.
Günümüzde ise insanlara iş ve mesleki becerileri kazandırmaya yönelik ortaya çıkan mesleki eğitim,
profesyonel bir eğitim alanı olarak kabul görmeye başlamıştır (Aytaç, 2006). Bu anlamda, mesleki
214 215
eğitim artık istihdama ilişkin beşerî sermaye ihtiyacının karşılanmasında bir denge unsuru olarak öne
çıkmaktadır (Bolat, 2016). (Kaynak: TÜİK, İstatistiklerle Çocuk, 2023)
Eğitimin sürdürülebilir bir kalkınmanın mümkün kılınması açısından her dönemde önemli bir araç 2024 yılında, 32628 sayılı Resmî Gazete’de Cumhurbaşkanlığı tarafından yayımlanan “Mesleki ve
olduğu, ülkelerin ekonomik büyümelerine katkı sağlama konusunda ise beşerî sermaye girdisiyle Teknik Eğitim Politika Belgesi’nde” konuya ilişkin; “Nüfus dinamikleri incelendiğinde her ne kadar
‘yetişmiş insan’ varlığı açısından son derece önemli olduğu bilinmektedir. Bu doğrultuda eğitim, ülkelerin doğurganlık ve ölüm hızlarındaki azalmaya bağlı olarak yaşlı nüfusun arttığı ve ortanca yaşın yükseldiği
iktisadi ve sosyo-kültürel gelişimlerinde rolü olan en önemli olgulardan biri olarak karşımıza çıkmaktadır görülse de mevcut durumda Türkiye’nin genç bir nüfusa sahip olduğu ve uzun dönemde genç bir
(Korkmaz, 2015). nüfusa sahip olmaya devam edeceği söylenebilir.” (s.11) ve “Türkiye, çocuk nüfus oranı ve çalışma
çağındaki nüfusu ile demografik açıdan önemli fırsatlara sahiptir. Ekonomik ve sosyal kalkınma
Günümüz dünyasında ülkelerin eğitim sistemlerine yönelik önemli etkenlerden bazılarını
bakımından oldukça önemli olan bu fırsatın değerlendirilmesi ancak toplumun her kesimine eşit fırsatlar
küreselleşme, sürdürülebilirlik eğilimleri, yeni tüketim alışkanlıkları, teknoloji yapısındaki gelişmeler ile
sunan, beklentilere duyarlı, yenilikçi ve nitelikli eğitim imkânlarının sağlanması, kişilerin bu imkanlara
demografik yapı içerisinde yer alan ortalama yaş, nüfus yoğunluğu ve bu yoğunluğun bölgesel dağılımı
yönlendirilmesi ve eğitimi talep etmesi ile mümkündür. Türkiye’nin genç nüfusa sahip olması, bu nüfusu
oluşturmaktadır. Bununla birlikte mesleki eğitimin önemi nüfus dinamiklerinde yüksek düzeyde
fırsat ve imkân eşitliği temelinde nitelikli bir mesleki ve teknik eğitimle buluşturma sorumluluğunu da
bir hareketliliğe ve ortalama yaş konusunda nispeten genç bir nüfusa sahip olan ülkelerde daha da
beraberinde getirmektedir.” denilerek mesleki ve teknik eğitimin artışında genç nüfus yapısının itici bir